Dizi - Film

İçimizdeki Dahi Ve Ona Bir Mesaj | Good Will Hunting

İçerisinde ders çıkarabileceğimiz konular bulunan filmleri izlemeyi severim, benzer bir film ( Into The Wild ) de daha önce ele almıştık. Bu sefer de Matt Damon ve Ben Affleck’in senaristliğini yaptığı muhteşem bir filmi konu edindik. Dahi olmasına rağmen çeşitli sorunları olan kahramanımız filmin sonunda sorunlarını çözerken bizleri de etkileyecek sahneler yaşanacaktır.

“Mükemmel değilsin. Seni şüpheden kurtarayım tanıştığın o kız da mükemmel değil. Asıl soru birbiriniz için mükemmel olup olmadığınız. Önemli olan bu. Dünyadaki her şeyi bilebilirsin ama bunu öğrenmenin tek yolu denemektir. ” 

Genel İtibari ile Konusu

Doğuştan bir dahi olan Will Hunting’in çocukluğunda yaşadığı sorunlar onu kitaplara yöneltmiş, insanlardan uzaklaştırmıştır. Bir gün ışığı keşfedilir ve bir matematik profesörü ile bir terapist arasında yaşadıkları bize hayatta nelerin önemli olduğuna dair düşünmeye itecektir.

Yapım ve Kadrosu

1997 yapımı, senaristliğini Matt Damon ve Ben Affleck’in üstlendiği filmde Robin Williams, Matt Damon, Ben Affleck, Stellan Skarsgård, Minnie Driver, Casey Affleck gibi isimler yer alıyor.

Filmin Anlattığı Düşünce

Film birçok çelişki ve zıtlık içeriyor. Genç, doğuştan dahi ve tecrübesi yalnızca okuduklarıyla kısıtlı Will Hunting ile hayatta yaşanmışlıkları olan terapist Sean Maguire arasındakiler bize şunu gösteriyor ki yaşam; tanıştığın insanların sana ve senin onlara kattıklarınla değerlenir,  yaşadıklarınızla bir anlam kazanır.

Good Will Hunting, Can Dostum, dahi

Alıntılar

”Sana sanatı soracak olsam bana okuduğun kitapları satmaya kalkacaksın. Michelangelo hakkında çok şey biliyor musun ? Çalışmalarını, politik etkilerini, papayla ilişkilerini, cinsel tercihini, bütün çalışmalarını söylersin. Ama Sistine Kilisesi’nin kokusunu söyleyemezsin çünkü oraya gerçekten gidip o güzel tavana bakmadın, görmedin…

Sana savaşı sorsam Sheakspeare’den bahsedersin, değil mi? “Bir kere daha yaklaşıyoruz dostlar.” ama hiç savaş görmedin. En yakın dostunun kafası, kucağında son nefesini verirken sana nasıl baktığını görmedin.

Sana aşkı sorsam sonelerden alıntı yaparsın ama bir kadının karşısında hiç tamamen savunmasız kalmadın. Sana gözleriyle hükmedecek birini görmedin. Tanrının seni cehennemden kurtarması için indirdiği melek olduğunu düşünmedin. Onun meleği olmak nasıl bir şey bunu da bilmiyorsun. Bir aşkı sonsuza dek paylaşmayı, her şeye rağmen…

Gerçek kayıp ne bilmiyorsun çünkü hiçbir şeyi kendinden daha fazla sevmedin. Birini bu kadar sevmeye bile cesaret edememişsindir.
Sana bakınca kendine güvenen bir entelektüel görmüyorum. Ürkek bir velet görüyorum.”

Hayatta hep bir şeyleri gözden kaçırıyoruz. Yaşamın güzelliğini, insanların bize katabileceklerini, her insanın farklı bir hikayesi olduğunu… Her birinden kaçınıyoruz, kabuğumuza çekilmiş bir şeylerin olmasını bekliyoruz ama buna rağmen hiçbir şey de yapmıyoruz. Bizi anlamalarını bekliyoruz lakin onlara bir şey anlatmaktan da çekiniyoruz. Hayat ilk adımı atmaktan korkan insanlarla dolu. Pek çoğumuz da öyleyiz peki neden ? Yapmış olmaktansa yapmamış olmayı yeğliyoruz her seferinde çünkü korkuyoruz. Kimimiz sevgisine karşılık verilmemesinden, kimimiz ise anlaşılamamaktan. Girmekten korktuğumuz mağarada aradığımız hazinenin saklı olduğunu fark etmiyoruz, korkularımıza boyun eğmekten. Seviyor musun ifade et, anlaşılmak mı istiyorsun konuş ve açıkla.

Henüz vakit varken tomurcukları topla Zaman hala uçup gidiyor. Ve bugün gülümseyen bu çicek, yarın ölüyor olabilir.

”Senden bir şey öğrenemem. Sen kim olduğunu anlatmak istemezsen sırf kitap okudum diye seni anlayamam.
Anlatırsan ben varım. ama sen istiyor musun ?
Söyleyebileceklerinden korkuyorsun.
Sıra sende şef.”

Hakan ASLAN

Doğuş Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü okumakta olan genç bir mühendis adayı olmakla birlikte dünyayı anlamlandırma çabası içinde olup araştırma hevesini yitirmeyen bir bireyim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu