Kıyamet Günü Saati Nedir?
Kıyamet Günü Saati, Chicago Merkezli Atom Bilimcileri Bülteni üyeleri tarafından 1947’den bu yana belirlenen sembolik bir saattir. Gece Yarısı “Yok Oluşu” simgelemektedir. Saatin “Gece Yarısına” ne kadar yakın olduğu ise Bülten’in her yıl Ocak ayında düzenlediği toplantıda karar verilir. Saati etkileyen ana faktörler nükleer risk ve iklim değişikliğidir, bu yüzden Bülten Bilim ve Güvenlik Kurulu, bilim ve teknolojideki insanlığa geri dönülemez bir şekilde zarar verebilecek olan gelişmeleri yakından takip eder.
1947’de orijinal ayarı gece yarısına 7 dakika olan saat o zaman beri 8 kez geri ve 17 kez ileri olmak toplam 25 kez yeniden ayarlandı. Saatin gece yarısına en uzak olduğu zaman 17 dakikayla 1991 senesi olurken, en yakın olduğu zaman ise 90 saniyeyle 2023 senesi oldu.
Kıyamet Günü Saati Nasıl Ortaya Çıktı?
Hiroşima ve Nagasaki’ye atom bombası atıldıktan sonra Manhattan Projesinde yer almış olan araştırmacılar tarafından Chicago Atom Bilimcileri adlı uluslararası araştırmacı grubu kuruldu. Grup kuruluşundan sonra Atom Bilimcileri Bülteni dergisini yayımlamaya başladı. Saat ilk olarak 1947’de, Bülten’in kurucu ortağı olan Hyman Goldsmith tarafından sanatçı Martyl Langsdorf’tan derginin Haziran 1947 sayısı için bir kapak tasarlaması istenildiğinde temsil edildi. Langsdorf’un Saat’i seçmiş olmasının sebebinin sorunun aciliyetini vurgulamak olduğu düşünülüyor. Tıpkı bir geri sayım gibi, kimse onu durdurmak için bir şey yapmazsa Saat gece yarısına ulaşacak ve yok oluş gerçekleşmiş olacak.
Peki Kıyamet Günü Saati Tam Olarak Nasıl Ayarlanıyor?
Saatin ayarlanma kararı aralarında 13 Nobel Ödülü sahibinin de bulunduğu Atom Bilimcileri Bülteni üyeleri tarafından veriliyor. Bülten üyeleri her yıl nükleer savaş tehdidi, iklim krizi, enerji, politika, silahlar, genetik mühendisliği gibi medeniyete tehdit oluşturabilecek diğer konular da dahil olmak üzere çeşitli faktörleri göz önünde bulundurarak saati güncelliyor.
Bu yıl yapılan duyuruda sebep olarak Rusya’nın üstü kapalı nükleer silah kullanma tehditlerine değinildi. Yapılan açıklamada aynı zamanda iklim değişikliği, biyolojik tehditler ve yıkıcı teknolojiler yer alıyor. Kurul ayrıca Covid-19 gibi kaynağı ister doğal, ister tesadüfi veya kasıtlı olan kütlesel salgınlara karşı dünya liderlerini uyarıyor ve kapsamlı önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor.
