Hayatınıza Bir Anlam Katabilecek Latince Sözler

Labor omnia vincit improbus.

Güçlü bir çalışma, emekle her şeyin üstesinden gelinir.

Romalı şair Vergilius’un sözüdür, Dante İlahi Komedya’sında kendisine yol arkadaşı olarak seçmiştir.

Inventas vitam iuvat excoluisse per artes.

Bırakın sanat ve bilimle hayatı güzelleştirelim/geliştirelim.

Bu da Vergilius’un sözü olmakla birlikte nobel ödülünün arkasında yazılı olan deyiştir.

Nosce te ipsum!

Kendini tanı!

Her şeyden önce içsel dünyamızı keşfetmek, kendimizi anlamak gerektiğini ancak ondan sonra dünyanın geri kalanına anlam verilebileceğini anlatan deyiş.

Disce quasi semper victurus vive quasi cras moriturus.

Hep yaşayacakmış gibi öğren, yarın ölecekmiş gibi yaşa.

Okumanın ve öğrenmenin bir sınırı yoktur, ne kadar kendimize bir şeyler katarsak bu hayatı o kadar çok yaşamış oluruz. Montaigne şöyle söyler Sokrates hakkında ”Onun en dikkate değer özelliği, ileri yaşında müzik ve dans öğrenmeye vakit ayırıp, bunu iyi değerlendirilmiş vakit olarak görmesidir.”

Sic parvis magna.

Küçük başlangıçlardan büyük yücelikler doğar.

Büyük başarıların küçük adımlarla, ufak başlangıçlarla gerçekleştiğini anlatır. Herhangi bir alanda uzmanlaşmak, amaçlarınızı gerçekleştirmek için birer birer yapmaya başlamalı, teker teker basamakları çıkmalısınız. Zaten başarı dediğimiz de böyle kazanılmaz mı ?

Rem viderunt, causam non viderunt.

Olanı gördüler, sebebini değil.

Aziz Augustinus’a ait olan deyiş. Yalnızlık hissinin sebebi. ne kahkahalarımızda gizlenen hüznü ne de gözyaşlarımızın altındaki rahatlama duygusunu… İnsanlar sadece ne yaptığımızı görüyor, altındaki nedeni değil. Bu söz adeta zihnime ekilmiş ve yeşermiştir. Herhangi bir kimseyi bir konuda yargılamadan önce düşünün ve sorgulayın belki de umduğunuzdan çok farklı bir sebep bulacaksınız.

Omnes vulnerant, ultima necat.

Her geçen dakika yaralar, sonuncusu öldürür.

Hayatımızdan geçen her anın geleceğimizden bir ışığı daha söndürdüğünü, akıp giden zaman içinde bizim ancak bir duraklık yaşadığımızı hatırlatan söz. Pek çok şeyi içimizde tutuyor, söylemekten ve yapmaktan çekiniyoruz halbuki sonsuz olasılıklar içinde debelenen yaşamlarımızda ne olacağını kimse bilemez.

Charles Bukowski’nin bu söz üzerine güzel bir söyleşisi vardır, ”Kavga çıkmasın diye sustuğum zamanlar, karşımdaki kırılmasın diye yuttuğum konular ve kaybetmemek için alttan aldığım insanlar oldu. Şimdi anlıyorum ki bazı kavgalar çıkmalıydı, bazı kalpler kırılmalıydı ve bazı insanlar kaybedilmeliydi.”