Genel

Save Ralph | Sürekli Tüketim Hastalığı

Tüketim, sonu gözükmeyen bir devinimle her şeyi tüketim… İnsanlar hiçbir şey tükenmeyecekmişçesine yaşıyor hayatlarını, harcıyor doğanın tüm kaynaklarını. Carpe Diem mi deniliyordu buna ? Anı yaşamak. İnsanlık da anını yaşıyor, Mars’ta kolonileşme amacı ediniyor ama peki geleceğe daha iyi bir dünya bırakmak neden amaç edinmiyor ?

Yıllardır dünyanın küresel çaptaki ısınım sorunu bir türlü ülkeler tarafından çözüme kavuşturulabilmiş değil, sürekli gündeme getiriliyor ama gerçek anlamda güçlü bir çözüm üretilemiyor, üretilmiyor.

Empatiyi belki de yanlış öğrettiler bizlere, etik davranışlar yalnızca insanlar üzerinde mi geçerliydi yoksa ? Birbirimizi anladıkça, bizler daha iyi yaşadıkça her şey yerli yerinde miydi ? Peki diğer canlılar ne olacaktı, umursamazca kirlettiğimiz sokaklardan bir gün yürüyemediğimizde, atıklarımızı döktüğümüz denizlerde bir gün yüzemediğimizde ve bina dikmek için yaktığımız ormanlarda bir gün rahat bir nefes alamadığımızda o gün anlamış olacağız aslında neyin daha önemli olduğunu.

Biz bir hastalığa kapılmışız, tüketim hastalığına. Black Friday en kutsal günümüz olmuş, insanlık inancı nesnelerde aramaya başlamış.

”Kalabalığı görüyorsunuz. İnsanları. Koskocaman tüketici sürülerini. Hani insan olarak adlandırılan, bilirsiniz, beslenme zincirinin tepesinde olanları, dünyanın efendilerini. Laf aramızda, bütün o ticaret merkezlerindeki salakların dünyanın efendileri olduklarına inanıyor musunuz siz? Ne yapıyorlar? Tıkınıyorlar, bir gün sonra yeniden kazanmak zorunda kalacakları paraları harcıyorlar. Toprağın gerçek parazitleri gibi, pisliklerini etrafa saçıyorlar.”
– Maxime Chattam


Tüketim İstatistikleri

Worldometer‘a göre
* bu yıl:                                                  * Bugün:
* 20 milyon araba üretilmiş                   * 4.3 milyon telefon satılmış
* 41 milyon bisiklet üretilmiş                 * 430 bin televizyon satılmış

Bunların yanı sıra;
bu yıl:
1.5 milyon hektar ormanlık alan yok olmuş. Su ve Fosil Enerji tüketimlerinin yol açtığı kirliliğe değinemiyorum bile, öyle olsa bu listenin sonu gelmez.


Geçtiğimiz günlerde Humane Society International’in (HSI) #SaveRalph kampanyası, hayvanlar üzerinde yapılan deneylerin zulmünü orijinal ve beklenmedik bir şekilde ele alıyor. Bir tavşanın hikayesini dünyanın dört bir yanındaki laboratuarlarda sayısız tavşanın ve diğer hayvanların durumuna ışık tutmak için kullanıyor.

tüketim Save Ralph

Save Ralph, bir laboratuarda “testçi” olarak günlük rutinini yaşarken bir belgesel için röportaj yapılan Ralph’in sesi olarak Oscar ödüllü Taika Waititi’nin yer aldığı güçlü bir stop-motion kısa film.

Spencer Susser tarafından yazılan ve yönetilen kısa film “Save Ralph”; kozmetik sektöründe yer alan pek çok markanın, hayvanlar üzerinde yaptığı testlere ve bu testlerin acımasızlığına dikkat çekiyor.

Ralph canlandırılırken, kısa filmde yaşadığı sefaletler uydurma olmaktan uzaktır. Ralph’i Kurtar’ın yönetmeni Spencer Susser’in dediği gibi, “Ralph’ın kendini gerçek hissetmesi çok önemli çünkü her gün acı çeken sayısız gerçek hayvanı temsil ediyor.”


Umarız ki yaşamda yalnızca insanlık için değil, dünya için de iyi bir şeyler yapma amacında olursunuz.
Sic Parvis Magna deyişindeki gibi, küçük adımlardan büyük yücelikler doğar. Önce biz kendimizden başlamalıyız bu hastalığı yenmeye…

Hakan ASLAN

Doğuş Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü okumakta olan genç bir mühendis adayı olmakla birlikte dünyayı anlamlandırma çabası içinde olup araştırma hevesini yitirmeyen bir bireyim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu